Merhaba,
Küçük bir şehirdeyim, sevdiğim bir şehir,ayrılmak istemediğim orda doğmuş büyümüş gibiyim.yolarında devamlı yürüyorum, bir korku filmi izler gibiyim aynı zamanda.Yerden lavlar çıkyor, şehrin çoğu budan habersiz... Asıl patlama olacak sonra bir yandan da bunu biliyorum, sanki filmin sonunu önceden biliyorum.Bi yandan lavların çıktığını kısa bir zaman sonra volkanın patlayacağını ve şehrin yokolacağını biliyor öbür yandan da bu kısa sürede giysi almaya gidiyorum.Dükkan saibi bana giysi arıyor , bulamayınca bodrum katına iniyor, ben biri daha iniyoruz ardından ve birimiz kapıyı kapatıyor ardı sıra... Aynı zaman da gören de benim ölecekler diyorum , çıkamayacaklar...Mahsende zaten lavlar yüzeye çıkmış nemli bir zemin oluşmuş..Ardından sokaktayım yaşlı birinin birazdan habersizce öleceğini tahmin ediyorum( sevmediğim bir tip, tanımıyorum) , sonra onu asfaltta lav seli içerisinde bir nevi mumyalaşmış görüyorum. Yürüyorum hala nereye gitsem küçük lav birikintilerinden geçemiyorum,biri asfaltın temizlenmesi için toprak arazilere lavları akıtılmasını söylüyor, en azından şehirden kaçabiliriz,şehir yokolacak kesin ama kurtulmak için bu yöntdm şart diyor, bana mantıklı gelsede gözlemleyen bana, diğerleri saçmalık olarak(yine galiba banim)görüyor.
Ama bir yandan bilsem de tehlikeyi , ki herkes öğreniyor, apartmanlar bile tam çökmesede yana doğru devriliyorlar, görüyorum korku yok...bir nevi kabulleniş, sadece gitmek istemiyorum şehirden ama film izler gibi hem ordayım,hem de farkında ama duygusuz olmasada fazla mantıklı bir bakışla bekliyorum, umutsuzluk yok,..