Bu gece garip rüyalar gördüm. Özellikle de ikinci rüyam garip.
1) Eski lise arkadaşlarımla buluşacakmışım. Buluşma yerimiz belli. Yola sabahın karanlığında çıktım (sokakta ışıklandırmalar var) ve yoldayken ilkokul arkadaşımı telefondan aradım (reelde görüştüğüm ve çok yakın bir arkadaşım) o da oraya gidecekmiş. Buluşacağımız yerin nerede olduğunu sordum. Bana Beykoz tarafında olduğunu ve şu anda kendisinin de orada olduğunu söyledi. Ben nasıl gideceğimi düşünürken liseden başka bir tanıdığımı gördüm. (tanıdık diyorum çünkü onunla 1 yıl boyunca aynı sınıfta okudum ve kendisinden haz etmem pek) bana oraya nasıl gidileceğini bildiğini söyledi ve beraber gitmeyi teklif etti. Bende kabul ettim. Baya yokuş çıktık ve sonunda ulaştık oraya. (Bahçeye girdik) İlkokul arkadaşımın bahsettiği yer Beykoz'da değil, Üsküdar'daymış. "Benim evime çok yakınmış. Arkadaşım neden Beykoz dedi? Acaba yanlış yere mi getirdi? " diye düşünüyorum. Geldiğimiz mekanın doğruluğunu teyit etmek için tanıdık birilerini aradım ve karşıma liseden başka bir arkadaşım çıktı. Doğru yere geldiğimize emin oldum. Sonra aklıma ilkokul arkadaşım geldi. Burada olup olmadığına dair gördüğüm bir yapının fotosunu çekmeyi düşündüm. Yapıyı gördüm ama tarif edemiyorum. Geldiğimiz yer bahçesi olan bir parktı. Her yer yeşillikti. Yüksek ağaçları vardı bu yüzden parka daha girmeden yeşillikleri görebiliyordum. Oraya vardığımızda hava daha yeni yeni aydınlanmaya başlamıştı bu yüzden hava serindi ama ben serinliği hissetmedim.
2) Rüyamda klinikteyim (stajımı klinikte yapıyorum) diş hekimi bir hastayı ameliyat edecekmiş ve onu odaya aldı. Başka bir doktor geldi bu sefer. Takım elbiseli bir doktordu. Diş hekimi onunla beraber ameliyat edecekmiş ama sorun şu ki, takım elbiseli doktor, diş hekimi ile beraber kalp ameliyatı yapacakmış. Takım elbiseli doktor, hastanın göğsüne kesik atmaya başladı bende o sırada dışarı çıktım çıkmak istediğim için. Galiba hastayı uyutmadılar.
Sonra ameliyata alınan hastayı denizin ortasında gördüm. Hasta erkek bir hasta ve elinde çıkarılan kalbi vardı. Çok büyüktü ve onu tutuyordu. Mavi damarları falan gördüm. Yağlanmıştı kalp biraz. Sonra o kalp, birden kocaman bir göze dönüştü. Mavi, kırmızı ve siyah damarları vardı. Siyah damarlar için "kirli kan herhalde" dedim ama Tıpta kirli kanı temsil eden renk kırmızıdır. Galiba gözü denize atacaktı çocuk ama atmadı. Denizin içerisinde ilerlemeye devam etti. Kalp ve göz organlarını gördüğüm sırada ben de denizin içerisinde ilerliyordum.
İkinci rüyama bakıyorum da... Biri benim yüzümden acı mı çekiyor? Sanki beni kalbinden atmaya çalışıyor gibi.. Bu bir arkadaş olabilir, bana karşı duygusal hisler besleyen biri olabilir...