Mersin'de ikamet ediyorum ama rüyamda Adana'da ikamet ettiğimiz zaman oturduğumuz evdeydik.
Ben ve yanımda bir kız arkadaşım vardı beraber okula gidiyorduk. Yolda bir kalabalık gördük, neler olduğunu merak ettiğimiz için kalabalığa yaklaştık. Bir market sahibi gelin göstereyim ne olduğunu dedi ve bizi markete götürdü. Kamerayı açtı ve görüntüleri gösterdi. Kocaman bir tırın marketin yanından hızla geçtiğini ve direğe çarptığını gördük, neredeyse market sahibi adama çarpacakmış, adam çok korkmuş olayın yaşandığı an.
Ertesi gün oldu biz dersteyiz ve dersimiz coğrafya veya matematik olması lazım çünkü şekil falan çiziyorduk. O sırada arkadaşımın erkek kardeşi geldi sınıfımıza ve beni büyük bir hayranlıkla izlemeye başladı. Ders bitti, ben arkadaşım ve kardeşi eve dönüyoruz. Yolda giderken kestirme bir yol olduklarını söyledi arkadaşım ve kilise mi cami mi olduğunu hatırlamadığım bir yerden geçtik. Arka bahçesinden girdik, kilise/ caminin etrafından dolaştık çıkışa giden yolda briketler ve korumuş otlar vardı. Arkadaşım o sırada dünkü market sahibinin öldüğünü söyledi. Sonra kilisede/ camide kimsenin olmadığını bu yüzden bu yolu kullandığımızı söyledi. Bende yoksa papazı mı öldü diye dalga geçtim ve arkadaşımda evet, market sahibi aynı zamanda buranın papazıydı dedi ve gülerek yolu tamamladık. Yolda gelirken arkadaşımın kardeşi elini omuzuma atmıştı ve bende rahatsız olduğumu söyleyince sağ kolunu taktığım sırt çantamı tutmaya başladı. Arkadaşımda bu duruma sinirlendi ve bana kardeşinin çantamı bırakması için uyramamı söyledi. Bende çantamı ben taşırım dedim ve elini bıraktı.
Tam çıkış kapısına yetiştik, garip bir şekilde etraftaki bitkilerin hepsinin solmuş olmasına rağmen kapıyı mor çiçekli bir sarmaşık sarmış gibiydi, nedenini bilmediğim bir şekilde rahatsızlık duydum bu durumdan, arkadaşımın kardeşi kapıyı açacakken " elini hiçbir yere sürme bir tahta al kapıyı o şekilde aç" dedim. O da öyle yaptı ve çıktık ordan. Evimin önüne geldik ve arkadaşımın kardeşinde bir tuhaflık sezdik. Arkadaşım bana sakin olmamı ve onu markete kola almaya göndermemi söyledi. Senin her dediğini yapar çünkü sana karşı güçlü bir bağı var şüphelenmez bu durumdan dedi, bende dediğini yaptım. Eve girdik ve kapıyı kilitledim. Bir süre sonra nişanlım olduğunu bildiğim bir adam geldi, içeri almadan etrafını kontrol etmesini söyledim ve kimse olmayınca kapıyı açıp içeri aldım.
Arkadaşımın kardeşinde sezdiğimiz tuhaflıktan bahsettik. Halledeceğini söyledi.
Sonra biz çay içmek için oturduk yanımızda kuzenim Alin vardı bir yaşında, erkek kardeşim vardı ama o normal yaşından küçüktü. Çaylarımızı içerken kuzenim Alin' de de bir tuhaflık hissettik, nişanlıma çay verirken.
Alin tuhaf sesler çıkarmaya başladı ve teninin rengi gittikçe koyulaştı kirli bir siyaha döndü. Sonra şekli değişti.
Nişanlım olduğunu bildiğim adam bir şeyler yaptı ve sanki önümüzde bir boyut açıldı. Orda arkadaşımın erkek kardeşini gördük, çıplak bir şekilde ama normal bir insandan daha tuhaf duruyordu. Her tarafı yara, çizik ve kanlarla doluydu, sanki o yaralı haliyle ateşe düşmüş de her yeri yanmış gibiydi. Onu izlemeye devam ettik. Sonra bir kız belirdi, bembeyaz bir yüzü vardı ama dış görünüşü yanıkları tıpkı arkadaşımın kardeşi gibiydi. Ve arkadaşımın kardeşinin ( adam diye yazarak devam edecem )üzerine uzandı. Sakinleştirmek istercesine parmaklarıyla adamın yanaklarını okşuyordu, hayranlıkla bakıyordu adama. Sonra yanağından öptü ve tekrar elleriyle yanağını avuçlarının içine aldı. Adam bir anda çıldırmış gibi kadının ellerini boynuna, göğsüne göbeğine derken aşağı çekiyordu. Neler olduğunu sordum nişanlım olan kişi o kız senin arkadaşının kardeşine duyduğun şefkat, ama o şefkat istemiyor, bu yüzden kızın ellerini yüzünden çekti ve farklı yerlere doğru sürükledi dedi. Adam kızı hala vücudunun aşağısına doğru sürüklüyordu. Nişanlım, adam için " o şeytanlaşmış resmen ve merhatin zerresini bile istemiyor, merhamet yerine cinsel duygular istiyor, üstündeki kız mermati temsil ediyor ama o merhamet duygusunun yerine cinsellik duygusunu istiyor dedi"
Kız adamın istediği duyguya sahip değil çünkü o merhametmiş, adam bundan rahatsız oldu çekip gitti. Sonra başka bir boyut açılır gibi oldu. Yine merhameti temsil eden kız vardı ve karşısında da bir kız çocuğu belirdi, çocuğun yüzüde tıpkı merhameti temsil eden kızın yüzü gibi bembeyazdı ama yüzünün çoğunu kırmızı bir leke kaplıyordu. Daha sorna küçük kızın önceki yaşlardaki haleri ortaya çıktı, her birinin yüzünde aynı leke vardı ama kız yaş aldıkça leke zamanla büyümüştü. Kızın önceki yaşlardaki halleri hep bir ağızdan annemizi arıyoruz o da tıpkı senin gibi güzel ve bembeyaz bir yüze sahip diyorlardı. Sonra o boyut kapandı.
Kuzenim Alin normal haline geri döndü. Bir süre oturduk ve nişanlıma dönüp " o şey kuzenimin içinden çıkmadı, bunu halletmeliyiz "dedim.
Nişanlım bir kelime söyledi ve kuzenim yine renk değiştirmeye başladı. Yine ilk gördüğümüz boyut açıldı ve adam hala ordaydı. Nişanlım birden elimden tutup o boyuta atladı, beraber o boyuta geçtik. Anlamını bilmediğim ayin mi dua mı anlamadığım bir şeyler okuyordu ve adamın üzerine doğru kırbaç tarzı bir şeyler vurup onu zayıflatıyordu. Ve bir süre devam eden boğuşmanın ardından adam öldü ve boyut kapandı.
Her şey eski haline döndü. Bende nişanlıma kuzenimin neden öyle olduğunu sordum. O da bana " arkadaşımın kardeşinin daha önceden kuzenimin elini tutarak onunla kendi arasında bir bağ kurduğunu böylece ondan şüphelendiğiniz zaman onun bedenindeki bağı kullanarak geleceğini söyledi.
Sonrasında neler olduğunu hatırlamıyorum ve korkmuş bir şekilde uyandım.