Köyündeki yukarı mezarlığın yanındaymışım. Oradan yol boyunca yukarı doğru binalar varmış. Bu mezarlığın yanındaki virane cami ise rüyamda lüks bir okulmuş. Burada ben sınav gözetmeniymişim. Sınavdan çıkmış eve giderken aşağıya diyeceğime yukarıya doğru gidiyormuşum. Bu yol ne hikmetse bir anda okulun yanından geçen bir yol oluvermiş yani okulun yukarısında olması gereken yol tekrar okulun yaninda oluveriyor. Burada da arıların yuvarlanmaya çalıştığı bir yer varmış. Arı kovanlari falan yok ama yerde hafifçe kazılmış bir yere yuvalanmaya çalışıyorlar. Ben oradan geçmeye çalışıyorum ama nafile. Orada uğraşan çalışan insanlar da varmış. Bana bir buçuk iki metre kadar uzaklaşmam gerektiğini yoksa arıların saldırabileceğini söylediler. Ben de aşağıya doğru gitmeye başladım. Artık yol boyunca eve doğru gidiyordum. Yol üzerinde kuru bir dikensi bitki gördüm. Onun içinden bir arı çıktı, meğer beni takip etmiş. Onu kovdum yanımdan, vücuduma bakarken bi yeri soktu mu acaba diye sol kolumun şişmiş olduğunu görüyorum. Bir de bakıyorum ki kolumdaki kemik dışarı çıkmış ama herhangi bir acı falan hissetmiyorum. Kemiğimin etimden dışarı çıktığının farkında bile değilim. Neyse ne yapacağım şimdi derken yanımda bi köpek ve bi keçi belirdi. Bunlar benim kemiğimi yemeye çalışıyorlar. Ben de bunlarla boğuşuyorum, kemiğini tutuyorum, anlayın işte köpekle ve keçiyle kemiğimi kaptırmamak için boğuşmalarımı. Yol boyunca yukarıya doğru böyle giderken hiç bir şeyim kalmıyor böylece, sanki hiç bir şeyim yokmuş gibi hiç kolum rahatsızlanmamış gibi.
Neyse karşıdan siyah bir araba geliyor. İçinde geçen seneki okulumdaki öğretmen arkadaşlardan şimdi sevgili olduklarını öğrendiğim iki kişi var. Ben de bi şey demeden arabalarına biniyorum. Yol boyunca yukarıya doğru gidiyorlar arabayla, sağ taraftaki bir binanın önünde durduk. Oradan da arabaya gelecek olanlar varmış. Bir de baktım gene öğretmen arkadaşlarımdan biri daha geldi ve onun yanında sevdiğim kız. Onu görür görmez bi değişik oldum, üzgün oldum ama hemen toparladım kendimi. Beraber hastaneye gittik. Ben nereye gideceğimi falan söylememiştim onların orada zaten işleri varmış. Ben de orada inip kolumu göstereyim bari dedim. Onlar bi hastane odasında oturmuş birbirlerinin işlerinin bitmesini bekliyorlardı. Ben sevdiğim kıza bi soru sordum, önce anlamadı duymadı beni tekrar ettim sonra da hiç bi şey söylemedi, sustu kaldı öylece. Ben onların yanından ayrıldım, onların yanından ayrılınca kolum tekrar hasta hâlini aldı.
Önceki rüyalarımı okuyanlar hatırlayacaktır, ben pek bi şey hissetmezdim uyanınca. Şimdi çok karmaşık hissediyorum. Sevinçli, üzgün, hissiz. Ben hâlâ seviyor muyum acaba?