Hayaller, uyurken zihinlerimizin yarattığı hikayeler ve imgelerdir. Eğlenceli, romantik, rahatsız edici, korkutucu ve bazen de tuhaf olabilirler. Bu makale nasıl rüya gördüğümüzü, kabusların ne olduğunu, bazı rüyaların neden diğerlerinden daha akılda kalıcı olduğunu ele alıyor. Uyku, döngülerden oluşur. Her bir tam uyku döngüsü yaklaşık 90 ila 110 dakika sürer. Çoğu rüya, hızlı göz hareketi (REM) uykusu olarak bilinen bir evrede gerçekleşir. İlk REM uyku süresi genellikle uykuya daldıktan 70 ila 90 dakika sonra ortaya çıkar. Bu aşamada, beyin sapından motor nöronları üzerine glisin olarak bilinen bir amino asit salınır. Bu motor nöronlar beyinden veya omurilikten dışa doğru uyarı gönderir. Bu glisin salınımı, vücudun etkili bir şekilde felce uğramasına neden olur.
Bu felç halinin, doğanın o sırada kurduğumuz hayalleri gerçekleştirmeye kalkışarak kendimize zarar verme riskini ortadan kaldırdığımıza emin olmanın bir yolu olduğuna inanılıyor. Her gece ilk uyku döngüleri;nispeten kısa REM periyotları ve uzun derin uyku dönemleri içerir. Gece ilerledikçe REM uyku süreleri uzarkenderin uyku azalır. Araştırmacılar, rüya görme ve REM uykusu arasındaki ilişki hakkında farklı teorilere sahiptirler. REM-uyku fizyolojisi rüya deneyimini açıklar mı? Yoksa rüya görülebilmesi için REM uykusunda olmak gerekli değil midir?
Bir çalışma, rüya görmenin hem REM hem de REM olmayan (NREM) uyku sırasında olabileceğini, ancak farklı fizyolojik işlemlerin her aşamadaki hayallerin altında kaldığını göstermiştir.
Bu dönemlerde ortaya çıkan rüyalar hem nitelik hem de nicelik açısından önemli farklılıklar gösterebilir ve muhtemelen farklı süreçlerden kaynaklanır. REM uykusundan uyandıktan sonra NREM uykusuyla karşılaştırıldığında görsel imajların daha yaygın olduğu görülmektedir. İnsanlar REM uyanışlarının %83'ünden sonra görsel görüntüler bildirdi, ancak evre 2 uykusundan sonra bu değer %34'tü.
Bir çalışma, kortizol hormonunun uyku sırasında hafıza sistemlerinin kontrolünde önemli bir rol oynadığını öne sürdü. Yüksek kortizol seviyeleri gece geç saatlerde ve REM uykusunda gözlendi. Kortizol, hipokampus ve neokorteks arasındaki etkileşimi etkiler. Bu etkileşimin belirli bir bellek konsolidasyonu türü üzerinde bir etkisi olduğu görülüyor. Bunlar rüyaların içeriğini etkileyebilir. NREM uykusunda, neokorteks ve hipokampus arasındaki etkileşim bozulmaz ve tipik epizodik anılar meydana gelir. Bununla birlikte, REM uykusunda rüya içeriği sadece neokortikal aktivasyonu yansıtır. Hayallerin parçalanmış ve tuhaf olma ihtimali daha yüksektir.