Rüyanın başlarını hatırlayamıyorum fakat canım sıkkın. Başka bir şehre gidiyorum. Orada pek hoşlanmadığım daha doğrusu kıskandığım bir kızın evinin bahçesindeyim. Kız beni tanımıyordu aslında ama rüyada tanıyor. Bana karşı nefret dolu. Bu ilçeye neden geldim biliyor musun diye soruyor. Kız pek hoşnut değil bu ilçede olmaktan. Yeni kurulan değerli bir ilçe diyor. İlçenin adı "bor" fakat rüyada bulunduğumuz şehirde bor adında bir ilçe yok. Kız elinde büyük,sarışın, mavi elbiseli oyuncak bebek tutuyor. Bebek güzel değil elbisesi de aynı şekilde güzel değil. Bebeği görünce dehşete kapılıyorum. Birazdan fazlasıyla üzüleceğimin farkına varıyorum görür görmez. Bebeği elinde tutup inceliyor. Bebeğin bir lakabı var. Rüyada da anlamaya çalıştım fakat anlayamadım. Lakabını kullanarak tıpkı onun gibi çirkinsin diyor. Bebek çirkin olmasına rağmen katil bebek Chucky kadar bilindik. O nedenle etraftakiler duyar diye endişeye kapılıyorum. Duyarlarsa o bebeğin lakabı benim lakabını olur diye düşünceler geçiyor aklımdan. Rüyada o bahçeye gelmeden öncesinde de canım sıkkın olunca ağlayarak kaçıyorum oradan. Ortaokul okuduğum binadan ağlayarak merdivenleri çıkıyorum. İlk okul ortaokul lise öğretmenlerim çıktığım katlarda bulunuyor. İlkokul ve lise öğretmenlerinin rüyada bulunması garibime gidiyor çünkü ortaokuldayız. Onlar benim ağlama nedenimi öğrenmeye çalıştıkça veya bir şekilde beni sakinleştirmeye çalıştıkça daha da kötü oluyorum. Koşarak çıkıyorum en üst kata. Birsürü insan var ben sonradan katılıyorum. İçeri girince ağlamayı kesiyorum. Fakat hala mutsuzum. İçeride lise arkadaşlarım var. Bir şeyler yiyip içiyorlar. Girdiğimde Bana bir içecek veriyorlar onu içiyorum. Sonra masalardan birine oturuyorum. Masadakiler kendi masalarındaki içeceğin başka biri tarafından alındığını söylüyorlar. Bu durum onları kızdırıyor. Bana içeri girdiğimde ikram edilen içeceğin onlara ait olduğunu fark ediyorum. Utanıyorum doğal olarak. Onlar kimin içeceği almış olacağı hakkında fikir yürütürken benim utanmış halimi görünce anlıyorlar içtiğimi. İçlerinden biri sen var ya hep böylesin sessiz sessiz duruyorsun ama her işin içinde de sen varsın. Sessizce yapıyosun yapacağını diyor. Böyle denince çok kötü hissediyorum. Ağlayarak iniyorum merdivenlerden.